2018 İçin 8 Politika
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının koordinatörlüğünde, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla hazırlanan Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi'nin (2015-2018) kabulüne ilişkin Yüksek Planlama Kurulu kararı, Resmi Gazete'de yayımlandı. Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi’nde sanayiye ilişkin sekiz adet öncelikli politika alanı belirlendi.
Belgede, 2011-2014 dönemi Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi'nde yer alan eylemlerin başarı değerlendirmelerinin, her yılın sonunda paydaşlarla birlikte yapıldığı ifade edildi. Buna göre, 2011 ve 2012 yıllarında eylemlerin yüzde 85'inde, 2013 yılında yüzde 82'sinde, geçen yıl ise yüzde 90'ında başarı sağlandı.
2015-2018 yıllarını kapsayan belgenin hazırlıklarına ise Haziran 2013'te başlandı. Söz konusu belge dünyada, Avrupa Birliği'nde (AB) ve Türkiye'deki ekonomik gelişmelerin analizlerine dayanan katılımcı bir yaklaşımla tasarlandı. Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi ile sanayi politikalarının ilgili kurumlar ve taraflarca sahiplenilmesi ve farkındalığın artırılması sağlanacak.
AFRO-AVRASYA'NIN TASARIM VE ÜRETİM ÜSSÜ
Sanayiyi 2018’e taşıyacak belgede Türkiye Sanayi Stratejisi'nin vizyonu, "Orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerde Afro-Avrasya'nın tasarım ve üretim üssü olmak." şeklinde yazıldı. Vizyon doğrultusunda genel amaç da, "Türk sanayisinin rekabet edebilirliğinin ve verimliliğinin yükseltilerek, dünya ihracatından daha fazla pay alan, ağırlıklı olarak yüksek katma değerli ve ileri teknolojili ürünlerin üretildiği, nitelikli iş gücüne sahip ve aynı zamanda çevreye ve topluma duyarlı bir sanayi yapısına dönüşümünü hızlandırmak." olarak belirlendi.
Genel amacı gerçekleştirmek üzere, üç temel stratejik hedef tespit edildi. Uygulanacak sanayi stratejisinin odağında, bu üç temel stratejik hedef doğrultusunda yapısal dönüşümü desteklemek yer alıyor.
Hedef 1: Sanayide bilgi ve teknolojiye dayalı yüksek katma değerli yerli üretimin geliştirilmesi. Hedef 2: Kaynakların etkin kullanıldığı, daha yeşil ve rekabetçi sanayi yapısına dönüşümün sağlanması. Hedef 3: Sosyal ve bölgesel gelişmeye katkı sağlayan ve nitelikli işgücüne sahip sanayinin geliştirilmesi
POLİTİKA ALANLARI
Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi’nde sanayiye ilişkin sekiz adet öncelikli politika alanı belirlendi: 1. Sanayide teknolojik dönüşüm gerçekleştirilecek 2. Sanayi altyapısı güçlendirilecek 3. KOBİ'lerin finansmana erişim imkanları artırılacak 4. Sanayide yeşil üretim özendirilecek 5. Yatırım ve iş ortamının iyileştirilmesi sağlanacak 6. Türkiye'nin uluslararası ticaret ve yatırım kapasitesini artırmaya yönelik çalışmalar yürütülecek 7. Sanayide ihtiyaç duyulan nitelikli insan gücünün istihdam edilmesine yönelik faaliyetler yürütülecek 8. Bölgesel gelişmeye katkı sağlamak üzere sanayi politikaları geliştirilecek.
ÖNCE KÜÇÜĞÜ DÜŞÜN!
AB sanayi politikasının KOBİ’lere büyük önem verdiği kaydedilen belgenin “Avrupa Birliği’ndeki gelişmeler” kısmında KOBİ’ler içi şu ifadeler geçiyor:
“2013 yılı sonu itibarıyla, Rekabet Edebilirlik ve Yenilik Programı (CIP) kapsamında mali kuruluşların desteklenmesiyle 315.000’den fazla KOBİ’ye yaklaşık 30 milyar Avroluk yeni finansman sağlanmış ve böylece doğrudan 380.000 kişilik istihdam yaratılmıştır. Ayrıca, aynı dönemde yapısal fonlar da işletmeleri ve özellikle de KOBİ’leri desteklemek için 70 milyar Avro sağlamıştır. Yasal ve idari maliyetler KOBİ’leri büyük işletmelere göre 10 kat daha fazla etkileyebilmektedir.
AB, mikro-işletmelere bazı muafiyetler getirerek ve Önce Küçüğü Düşün (Think Small First) prensibini uygulayarak KOBİ’ler için sistematik olarak basitleştirici işlemleri teşvik etmektedir. AB tarafından benimsenen Girişimcilik 2020 Eylem Planı ile girişimcilik eğitimi ve öğretiminin sağlanması, girişimcilerin büyümesi için elverişli bir ortam yaratılması ve rol modeller vasıtasıyla girişimcilik potansiyelinin açığa çıkarılması hedeflenmektedir.”
Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi için hazırlanan GZFT Analizinde KOBİ’ler ve kümelenme için de şöyle deniliyor: Güçlü Yönler: KOBİ’lerin sermaye piyasalarından yararlanmasını öngören sistemin oluşturulması. Zayıf Yönler: İş süreçlerinde küçük işletmelerin teknolojiyi yeterince kullanamaması/KOBİ’lerin girişim sermayesine sıcak bakmamaları/Bölgelerde yer alan KOBİ’lerin bilgi ve tecrübe eksikliği nedeniyle devlet teşviklerinden fazla yararlanamaması/Sanayinin az gelişmiş olduğu bölgelerde kümelenme konusunda farkındalığın yeterli olmaması
“KÜMELENMENİN ÖNEMİ ARTTI”
Belgenin, “Bölgesel gelişmeye katkı sağlamak üzere sanayi politikaları geliştirilecektir.” başlığı altında kümelenmeye ilişkin şu satırlar yer aldı:
“Kümelenme konusunda bilinç ve örgütlenme düzeyi artmakta, küme oluşumlarının desteklenmesi yönünde yürütülen çabalar hem ulusal, hem de bölgesel rekabet gücü açısından önemli fırsatlar sunmaktadır. Ülkemizde bölgesel ve sektörel politikaların bir uygulama aracı olarak kümelenme yaklaşımının önemi giderek artmıştır. Buna paralel olarak kümelenme destekleri ulusal ve bölgesel strateji dokümanlarının da bir parçası haline gelmiştir.
Kümelenme alanında başta Ekonomi Bakanlığı’nın Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi Programı, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Kümelenme Destek Programı ve Kalkınma Ajanslarının kümelere yönelik mali ve teknik destek programları ile güdümlü projeleri kapsamında destekler sağlanmaktadır. Kalkınma Bakanlığı tarafından kümelenme politikalarının ve destek uygulamalarının koordinasyonunu sağlamak üzere “Kümelenme Yönetişim Modeli” hazırlanmıştır.”