5084 haksız rekabet yaratıyor
OSİAD Başkanı Nihat Güçlü, “5084 sayılı Teşvik Yasası, iyi niyetle çıkarılmıştır, ama uygulamada bazı sorunlar çıkmış, teşvik kapsamına giren ve girmeyen iller arasında haksız rekabete yol açmıştır” dedi.
Türk Girişim Ve İş Dünyası Ostim Başkanlar Konseyi Toplantıları çerçevesinde düzenlenen “Haksız Rekabet” konulu paneli Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Osman Saffet Arolat yönetti.
Panelde konuşan Ostim Sanayici Ve İş Adamları Derneği (OSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Güçlü, Türkiye’nin globalleşmenin etkisiyle bir dizi ekonomik ve sosyal sorunla yüzleşmek ve bu sorunları alt etmek zorunda kaldığını, bunlardan birinin de haksız rekabet ve kayıt dışı ekonomi olduğunu söyledi.
Güçlü, “Sıkça dile getirilen sürdürülebilir büyümenin, kalkınmanın, işsizliğin ve yoksulluğu azaltmanın yolu biraz da haksız rekabetin önlenmesinden geçiyor” diye konuştu. OSİAD Başkanı Güçlü şunları söyledi:
“Bugün kayıt altındaki işletmeler üzerindeki ağır yük, kayıtdışı ekonominin büyüklüğü ile doğru orantılıdır ve ne kadar kayıtdışılık varsa devlet vergilendiremediği alandaki kaybını, kayıt altındaki işletmelere daha fazla yük yükleyerek telafi etmeye yönelmektedir. Belki farkındayız veya değiliz. Devlet vergileri artırdıkça, kayıtdışı artıyor, kayıtdışı arttıkça kayıt altındaki işletmenin yükü ağırlaşıyor. 1999 yılında yüzde 45-55 arasında olduğu tahmin edilen kayıtdışılık oranının bugün yüzde 66’lara yükselmesi bu kısır döngünün bir ifadesi değil de nedir?
Konumuz haksız rekabet olduğuna göre, teşvik uygulamalarına değinmemek olmaz. Hükümetimizin teşvikler konusunda aldığı kararı, prensip olarak doğru buluyoruz. İşsizliğe çözüm bulması, bölgelerarası eşitsizliği gidermesi açısından doğru bir adım, ancak uygulanış biçimi yanlış. 5084 sayılı teşvik yasası, iyi niyetle çıkarılmıştır ama uygulamada bazı sorunlar çıkmış, teşvik kapsamına giren ve girmeyen iller arasında haksız rekabete yol açmıştır. Teşvik kapsamı dışında kalan illerde bulunan firmalar, bugün, rekabet güçlerinin önemli bir kısmını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Hükümetin burada teşvik sistemini, sektörel düzeyde düşünmesi daha doğru olacaktır.”