Adres :
100. Yıl Bulvarı No:101/A, 06374 OSTİM/Ankara-TÜRKİYE Telefon : 0 312 385 50 90 Faks : 0312 354 58 98 E-Posta : korhan@ostim.org.tr

"KOBİ'ler ucuz iş gücü avantajıyla ayakta kalabiliyor"

Mühendisler, KOBİ’lerin toplam istihdam içindeki yüzde 59.4 olan katma değer payının yüzde 27.9’a yükseldiğini bildirdi. Yüksek katma değerlerli ürünlerin bir ölçüde artmasına karşın, karlılık oranlarında ise yükselme olmadığına dikkat çekildi.
Ostim Editör
07 Aralık 2011 00:00

 Mühendisler, KOBİ’lerin toplam istihdam içindeki yüzde 59.4 olan katma değer payının yüzde 27.9’a yükseldiğini bildirdi. Yüksek katma değerlerli ürünlerin bir ölçüde artmasına karşın, karlılık oranlarında ise yükselme olmadığına dikkat çekildi.

Mühendisler, KOBİ’lerin toplam istihdam içindeki yüzde 59.4 olan katma değer payının yüzde 27.9’a yükseldiğini bildirdi. Yüksek katma değerlerli ürünlerin bir ölçüde artmasına karşın, karlılık oranlarında ise yükselme olmadığına dikkat çekildi.
KOBİ’lerin fason iş yaparak “ucuz işgücü” avantajıyla ayakta kaldığını belirten mühendisler, "Bu durum rekabet gücünün kalıcı olmadığını göstermektedir" uyarısında bulundu.
TMMOB Makina Mühendisleri Odası Başkanı Emin Koramaz ANKA’ya yaptığı açıklamada, son beş yılda KOBİ’lerin üretimlerinin düştüğüne dikkat çekti. Koramaz, KOBİ’lerin finansman kaynaklarının daraldığını, istihdam hacimlerinin azaldığını ve kredilerinde ödeme güçlüğü çektiğini söyledi.Koramaz, bu dönemde KOBİ işgücünün yüzde 25’inin işsiz kaldığını kaydetti.

REKABET GÜCÜ KALICI DEĞİL

Koramaz, 2006 yılı geçici sonuçlarına göre KOBİ’lerdeki istihdam toplam içinde yüzde 59.4 iken katma değer payının yüzde 27.9’a yükseldiğini belirtti. Koramaz, “Bu durum, yüksek katma değerli ürünlerin bir ölçüde arttığını ortaya koyduğuna dikkat çeken Koramaz, bu artışta işçiliğin payının daha fazla olduğunu kaydetti. Karlılık oranlarında bir artış olmadığını söyleyen Koramaz, "Dolayısıyla çoğunlukla fason iş yapan işletmeler 'ucuz işgücü' avantajını kullanarak ayakta kalmaktadırlar. Bu durum rekabet gücünün kalıcı olmadığını göstermektedir" dedi.

KURUMSALLAŞAMAMA

Koramaz, KOBİ’lerin özkaynak ve kredi sorunlarının kurumsallaşmaya etkileri
konusunda, orta-küçük işletmelerin, yatırımlarda önemli darboğazlarının olduğunu belirtti. Koramaz, mikro ölçekli işletmelerin tamamen özkaynak veya kısa vadeli kredilerle, yenileme yatırımı veya darboğaz giderme yatırımı yaptığını kaydetti. Koramaz, bu durumun KOBİ’lerin “teknolojik” değişimini önleyen bir tablo sergilediğini anlattı.

KREDİ TEMİNİ

KOBİ’lerin kredi temin etmekte büyük zorluk çektiğini söyleyen Koramaz, özellikle teminat gösterme konusunda sıkıntı yaşandığını hatırlattı. Koramaz ayrıca, son yıllarda yalnızca KOBİ kredisi tahsis eden bankaların varlığına rağmen KOBİ’lerin önemli yatırımlara giremediklerine dikkat çekti.

Banka kaynaklarının KOBİ’lere düşük oranda kredi vermeleriyle ilgili olarak Koramaz, bunun nedenleri; "Kayıt dışı çalışan KOBİ sayısında artış ve bilanço tutarsızlığıyla muhasebe kayıtlarının yetersizliği, krediler için istenilen garanti ve teminatları verememesi, çok sayıda ve dağınık olan KOBİ’lere yönelik kredilerde istihbarat maliyetinin yüksek olması, geleneksel yapılardaki KOBİ işlerlerinin bankalara güven vermemesi, KOBİ’lerin tedarikçilere ve müşterilerine borçlanmasının daha kolay olması" olarak sıraladı.

Koramaz, bu kapsamda söz konusu bütün sorunlar ve yetersizlikler nedeniyle KOBİ’lerin kurumsallaşmasının da mümkün olamadığını vurguladı.

FASON İŞLETME MANTIĞININ GELENEKSEL TABLOSU

KOBİ’lerin iç ve dış büyük şirketlerden fason üretim siparişi almaları halinde, daha az rekabet zincirine girdiklerinin gözlendiğini anlatan Koramaz, siparişin ana şirketin belirlediği “norm ve fiyat” direktiflerine göre yapıldığını hatırlattı. Koramaz, "Ancak burada da bir başka tehlike söz konusudur. Ana firmalar giderek karları düşürmekte ve KOBİ’leri düşük kar marjlarıyla çalışmaya zorlamaktadır. Küçük firmaların pazarlık şansı düşüktür.

Zira yedekte başka ülkelerin KOBİ’leri, alternatif olarak beklemektedir. Bu 'fason işletme' mantığının geleneksel tablosudur. Ayrıca ülkedeki politik ve ekonomik kriz ve dalgalanmalar da ana şirketin siparişi iptal etme riskini gündeme getirmektedir. Bu durum KOBİ’lerin en önemli sorunlarından biridir" dedi.

YAPILMASI GEREKENLER

KOBİ’lerin merkezi ve optimal bir tedarik sistemiyle üretim girdileriyle ham maddeleri daha ucuza alabileceğini belirten Koramaz, bu avantajı kar marjlarını artırmada da kullanabileceğini belirtti.
KOBİ’lerin en az bir mühendis istihdam ederek kalifiye işgücü kullanıp verimliliklerini arttırabileceğini anlatan Koramaz, ortak bir AR-GE ve inovasyon alt yapısı kurulursa tasarım ve özgün ürün yapılarak rekabet edilebilirliğin arttırılabileceğini kaydetti.
Koramaz, KOBİ’lerin desteklerden rasyonel bir biçimde yararlanarak katma değeri yüksek ürünler üretebileceğine ve yönetim yapılarını değiştirmek için ortak danışmanlık havuzlarından yararlanabileceğine işaret etti.
BANKALARI ZORLAYABİLİRLER

Koramaz, Kredi olanaklarının artırılmasında makro düzeyde girişimde bulunması gerektiğini belirterek, bunun bağlı oldukları örgütler kanalıyla mümkün olabileceği ifade etti. Koramaz, "Böylece bankaları ve finansman kuruluşlarını zorlayabilirler" dedi. Koramaz, KOBİ’lerin gerçek anlamda üretici olmaları ve sanayi yatırımlarına yönelik rasyonel kaynakları kullanmalarının, ulusal çıkarlara yönelik bir sanayileşme politikası ile mümkün olduğunu söyledi.

 

İçeriğe Yorum Yapabilirsiniz.