Üniversite-sanayi işbirliğinde ÜSİMP öncülüğü
Üniveriste Sanayi İşbirlği Merkezleri Platformu (ÜSİMP) tarafından organize edilen Üniversite-Sanayi İşbirliği Ulusal Kongresi Eskişehir’de Toplandı. İki gün süren kongreye 20’ye yakın üniversiteden bilim adamları, Ar-Ge kuruluşları ve sanayici temsilcileri katıldı.
Kongrede Çankaya Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Levent Kandiller ile ODTÜ Makine Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Ostim ODAGEM Genel Müdürü Prof. Dr. Engin Kılıç “üniversite sanayi işbirliğinin önündeki engeller ve çözüm önerileri” başlıklı oturumları yönettiler.
“Gelişmenin temelinde üniversite sanayi işbirliği var”
-Savaş Özaydemir-(Eskişehir Sanayi Odası Başkanı)
Üniversite Sanayi İşbirliği (ÜSİ) ulusal kongresine katılan Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Savaş Özaydemir sadece son 20 yıla bakıldığında teknolojik ilerlemenin ve gelişmiş bilişim ürünlerinin insanlığın hizmetine sunulmasının temelinde yoğun ve başarılı bir üniversite sanayi işbirliğinin olduğunu söyledi.
Yıllardır herkesin dilinde olmasına rağmen bir türlü istenen düzeye gelemeyen üniversite sanayi işbirliğinin en azından sanayiciler için “olmazsa olmaz” bir hal almaya başladığını vurgulayan Özaydemir, günümüzün rekabet şartlarının inceldiği bir dönemde klasik üretim metotları ve klasik ürünlerle rekabet edilmesinin hayalden öteye geçemeyeceğini söyledi.
Özaydemir, “Dolayısıyla teknolojik sıçrama, inovatif ürünler ve metotlar için bilim ve bunun kaynağı üniversitelerimize her zamankinden fazla ihtiyaç vardır. Bugün için geçmişle kıyasladığımızda en azından kaynak açısından daha iyi şartlarda olduğunu görüyoruz. Bilimsel projelere ayrılan kaynak miktarı teknoloji geliştirme bölgelerinde sağlanan imkanlar, san-tez projesi ilk akla gelen altyapıyı destekleyen olumlu gelişmelerdir” diye konuştu.
Özaydemir konuşmasında şöyle dedi:
“Nedense bu tür desteklere geç olarak son yıllarda sahip olmuş bulunmaktayız. 1980’ lerde Göney Kore onbin bilim adamını Amerika’dan ülkesine geri getirebilirken ve tatmin ederken biz hala bunu yapmakta zorlanıyoruz. Daha birkaç yıl öncesine kadar özel sektörün yerine devlet memurluğu tercih edilir ve serbest hayat riskli görülürdü. Acaba bu yaklaşımımız oryantal kolaycılığımızdan mıdır? Yoksa başka bir gerçek de sanayimizin yerli fikirlere güvensizliği, prim vermemesi veya derinlik bulamamsısından mıdır? Yoksa millet olarak hazıra, dış yardımlara ve sanayi olarak da fasonculuğa mı alıştırıldık? Yoksa Ar-Ge’yi batılılar yapar deyip eğitim sistemini geliştirmeyi mi ihmal ettik. Dünyadaki gelişmiş ülkelerdeki çalışmaları incelediğimizde bizdeki ilişkiler emekleme sürecinden ayağa kalkma sürecine, ne hikmettir ki ancak ulaşmaktadır. Bu kadar gündemde tutulmasına rağmen birkaç güzel örnek dışında ilişkilerin gelişmemesinin toplumsal bir boyutu olduğuna inanıyorum ki; sosyologlar en azından bunu inceleyerek bir sonuca varırlar ümidindeyim. Bu kriz ortamından çıkışın en önemli yollarından biri de mevcut teknolojik seviyeyi bir üst basamağa taşımak için ag-ge çalışmalarına daha fazla ağırlık vermek, üretim metotlarına verimli yenilikçi yaklaşımlar ortaya koyarak, yeni ürünler ve teknolojiler geliştirmekten geçmektedir. Çünkü gelecekte sadece tüketicinin seçimi önemli olacak, tercih edilmeyen yok olup gidecektir. İşte bu noktada sanayimizin ihtiyaç duyduğu bilimsel ve teknolojik altyapıyı ve karşılaşılan sorunlara yeni çözümlerin ortaya konmasını ancak üniversitelerimizdeki değerli hocalarımız ve bilim adamlarımızla işbirliğimiz sağlayacaktır.”
-Prof.Dr. Hamit Serbest (ÜSİMP Koordinatörü)
“ÜSAM projeleri TÜBİTAK tarafından 89 yılında başlatıldı. Üniversite sanayi işbirliğinde ilk kez önemli bir araç olarak sunuldu. Bu kapsamda 6 merkez faaliyete geçti. İlk kez bir yapı bu kadar çok ilgi görüp, benimsendi. Ancak TÜBİTAK programı bitirdi. O tarihten sonra içinde bulunduğumuz kuruluşların ve Üniversite Sanayi İşbirliği Platformunun başarı öyküsü oluştu. ÜSAM projesini biz icat etmedik. ABD’de uygulanan bir modeldir. Türkiye eğer rekabet etmek istiyorsa, bu programa sahip çıkılmalı. Biz ünversite sanayi işbirliğine gönül verenlerin bir araya gelmesini, her yıl düzenli olarak toplanmasını istiyoruz. Her yıl birimiz evsahibi oluyoruz. İlki Adana’da yapıldı, ikincisi Eskişehir’de üçüncü toplantımızı gelecek yıl Ankara’da Ostim’in evsahipliğinde yapacağız. 2011 yılındaki toplantımızı yabancı üniversite sanayi işbirliği kuruluşlarının da katılımı ile Türkiye için ulusal bir program hazırlama çalışmasın girdik.”
-Prof. Dr. Banu Onaral- (Drexel Üniversitesi)
Kongreye konuk konuşmacı olarak davetli olan ve “Üniversite-Sanayi İşbirliği: Bilgi Ekonomisinin Özgücü” konusunda sunum yapan Onaral dünyadaki üniversite sanayi işbirliği mekanizmaları ve modelleri üzerinde bilgi verdi.
Prof. Onaral, Atatürk’ün “Ufuklara kadar görüyoruz, ötesini görmeye çalışacağız” sözünü hatırlatarak, sunumunda “ar-ge ekosistemi, yenilikçi topluma geçiş, zamanı yakalamak, zamanı aşmak, beyin gücüyle küresel rekabet, rekabette farklılık yaratmak ve yüksek nitelikli insan cevheri” gibi kavramlar üzerinde durdu.
Onaral, “Asıl olan insandır. Tüm kurumlar ve mekanizmalar insan ihtiyaçlarına yöneliktir. Hedef uygar insan yetiştirmektir. Dışarıda 20 bin Türk bilim insanı var. Onlar bilimde gündem yaratıyorlar. Bu müthiş bir değerdir. Gelişmiş ülkeler bu değerlerden daha etkin yararlanmak için mevzuatlarını düzenliyor. Türkiye aynı şeyi neden yapmasın?” diye konuştu.
-Ziya Karabulut-
Sanayi Bakanlığı Araştırma Geliştirme Genel Müdürü Ziya Karabulut bakanlığın sanayicilere yönelik ar-ge desteklerini ve üniversite sanayi işbirliği alanına yönelik projelerini anlattı. Karabulut yaptığı konuşmada üniversitelerin yeterli doktora kadrosu yetiştiremediğini savundu.
-Dr. Ahmet Taşkın- (Fatih Üniversitesi)
“Üniversiteler, topluma nitelikli insan yetiştiren, toplumu yönlendiren ve ekonomik gelişimi sağlayan önemli kurumlardandır. Bilimsel gelişimin de kaynağı olan üniversitelerin, sürekli bilgi üreten, teorik olarak sosyal hayatın problemlerini çözen ve toplumsal hafızayı kaydeden ve geleceğe taşıyan misyonu da vardır. Her ülkede olduğu gibi ülkemizde de sanayi insan ihtiyaçlarının üretildiği ve ekonomik gelişimin sağlandığı önemli merkezlerdendir. Bilgilerin pratik olarak uygulandığı ve hayata geçirildiği yer olan sanayi merkezleri üniversitelerle beslenmezse bir ayağı, bir eli ve bir gözü olmayan sakat bir insana benzer. Böyle bir sanayi de istenilen seviyede kalkınamaz, rekabet edemez ve geleceği yakalayamaz. Bu yüzden üniversite-sanayi işbirliği, ekonomik ve sosyal gelişimin merkezinde olan, ülkelerin kalkınmasında ve şekillenmesinde önemli roller üstelen bir konumdadır. Üniversitelerde verilen eğitimin kalitesini arttıran üniversite-sanayi işbirliği, teorinin nasıl uygulandığını, bilginin problemleri nasıl çözdüğünü göstererek öğrencilerin yerinde ve daha iyi öğrenmesini sağlar.”
ÜSİMP’i oluşturan kuruluşlar:
Adana ÜSAM, Biyomedikal Teknolojiler Merkezi Derneği (BİYOMEDTEK), Ege Üniversitesi Bilim-Teknoloji Uygulama Ve Araştırma Merkezi (EBİLTEN), Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO), Mühendislik Dekanları Konseyi (MDK), Ostim Ortak Araştirma Ve Geliştirme Merkezi A.Ş.(ODAGEM), Ostim, Portland International Center For Management Of Engineering And Technology (PICMET), Sabanci Üniversitesi Rekabet Forumu (REF), Seramik Araştırmaları Merkezi (SAM), Teknoloji Ve Kurumsal Işbirliği Merkezi (TEKİM), Türk Tekstıl Vakfı (TTV) Yıldız Teknık Üniversitesi Endüstriyel İlişkiler Uygulama Ve Araştırma Merkezı (YTÜ EDİL) Türkıye Teknolojı Geliştirme Vakfı (TTGV) Orta Anadolu İhracatçilar Birliği (OAİB)
2010’da ÜSİ adresi OSTİM
Üniversite Sanayi İşbirliği Platformunun düzenlediği ÜSİ Ulusal Kongresi 2010’da Ostim’de “Üniversite Sanayi İşbirliği İçin Kümelenme” konu başlığı ile toplanacak. 6-7 Mayıs tarihlerinde Ostim Ortak Araştırma Geliştirme Merkezi A.Ş (ODAGEM) ve Ostim OSB’nin evsahipliğinde organize edilecek olan kongreye bildiri göndermek için son tarih 19 mart, değerlendirmelerin sonuçlanması 20 mart ve tam metinlerin son gönderilme tarihleri ise 30 nisan olarak belirlendi.