Demiryolu Taşımacılığında Büyük Adımlar
Recep Zühtü SOYAK - Demiryolu Taşımacılığı Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı
Demiryolu Taşımacılığı Derneği (DTD), yeşil ve temiz taşımacılık türü olan demiryolu taşımacılığını çağın ve ülkenin gerekleri doğrultusunda geliştirmek ve demiryolunun ülkenin toplam taşımacılığı içindeki payını yükseltmek amacıyla 2006 yılında kurulmuştur.
Üyelerimiz, kendilerine ait vagonlarla veya TCDD vagonları ile ulusal ve uluslararası demiryolu taşımacılığı yapan, vagon üretim tesisleri olan, liman işletmeciliği yapan, vagon bakım ve onarım sanayi ile iştigal eden Türkiye’nin önemli firmalarıdır.
Bilindiği gibi Cumhuriyetin ilanından itibaren devlet tarafından ‘tekel olarak işletilen demiryolları, Türkiye Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleştirilmesi Hakkındaki 6461 Sayılı Kanun ile serbestleştirilmiş, kamunun yanı sıra özel sektörün de tren işletmeciliği ve demiryolu altyapı işletmeciliği yapılmasının önü açılmıştır.
6461 Sayılı Kanunun gerekçesi şudur: “Ülkemizin kalkınmasında ve bağımsızlığında belirleyici olan demiryollarının yeniden canlandırılması ve taşımacılıktaki rolünün güçlendirilmesi için; serbest, rekabetçi, ekonomik ve sosyal açılardan sürdürülebilir ve Avrupa Birliği (AB) mevzuatı ile de uyumlu bir demiryolu sektörünün oluşturulmasına ihtiyaç vardır.
Bütünleşik ulaştırma sistemi içinde, demiryolu taşımacılık sisteminin avantajlı yönlerinden daha fazla yararlanılabilmesi için alınması gerekli önlemlerin başında demiryolu sektöründeki tekelin kaldırılarak serbest, şeffaf, adil ve sürdürülebilir bir rekabet ortamının sağlanması gelmektedir.
Böylelikle demiryolu alanındaki mevcut ülke kaynağının daha verimli kullanılması sağlanacak ve atıl kapasite kullanıma açılacaktır. Tekelin kaldırılması ve sektörün serbestleştirilmesi ile AB demiryolu mevzuatına da uyum sağlanmış olacaktır.”
Bu gerekçe, demiryolunun layık olduğu yere gelmesi için her şeyin yapılacağını, özel sektörün demiryolu sektörüne girişinin önemli olduğu, özel sektörün ayakta kalması için her türlü kolaylığın gösterileceğini açıkça ifade etmektedir.
Türkiye konumunu fırsata dönüştürebilir
Türkiye’nin 2005-2023 Yatırım Programı kapsamında demiryoluna 50.3 milyar dolar yatırım yapılması planlanmıştır ve bu plan doğrultusunda demiryolu yatırımlarına devam edilmektedir.
Türkiye, coğrafi konumu, Avrupa demiryolu ağlarına yakınlığı ve büyük bir pazar olması nedeniyle etkin bir strateji oluşturarak bu konumunu fırsata dönüştürebilir. Avrupa, Orta Asya ve Orta Doğu ile ticari bağlantılarını geliştirebilir. Avrupa ve Asya arasında transit taşımacılığa ilişkin stratejik bir pozisyona sahip olması, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ve Orta Doğu arasında demiryolu taşımacılığı ve multimodal liman-demiryolu hinterland bağlantıları potansiyelinin olması Türkiye’ye avantaj sağlamaktadır.
Ayrıca demiryolunun serbestleştirilmesi ve yeniden yapılandırılması, demiryolu sektöründe pazarı yönlendiren daha fazla politikanın ve projenin hazırlanmasına neden olacağından, kombine/intermodal taşımacılığın teşvik edilmesinde ve gelişmesinde önemli rol oynaması beklenmektedir.
Yatırımları ‘yük öncelikli’ olarak planlanmalıdır
Demiryolu taşımacılığı; pazar taleplerinin çeşitliliğine, gereklerine daha fazla cevap verebilecek hizmeti sunacak seviyeye getirilmelidir. Bu hizmet rekabetçi ve ekonomik açıdan tercih edilebilir olmalıdır. Ücret politikaları, tarifeler ve süreçler bakımından demiryolu taşımacılığı basitleştirilmelidir. Ulusal ve uluslararası lojistik zincirlerine entegre olabilen tamamlayıcı bir demiryolu taşımacılığı sağlanmalıdır. Özellikle demiryolunda taşıma hacmini düşüren ve aksatan dar boğazlar ortadan kaldırılmalıdır. Demiryolu taşımacılığının ana aks olduğu kombine taşımacılığı düzenleyecek ve teşvik edecek mevzuatlar bir an önce tamamlanarak yürürlüğe konmalıdır.
Altyapının doğru bir şekilde yenilenmesi, yeni hatların kullanıma açılması, mevcut darboğazların aşılması, inovatif projelerin hayata geçirilmesi demiryolu taşımacılığının önündeki engelleri kaldıracak, verimli ve hedeflenen taşımaların yapılabilmesine imkan sağlayacaktır.
2023 hedefleri göz önüne alındığında, belirlenen ekonomik hedefe ve ihracat hacmine ulaşabilmek ve demiryolu taşımacılığını ülkemizde geliştirebilmek için demiryolu yatırımları ‘yük öncelikli’ olarak planlanmalıdır.