KOBİ’lerde Kurumsallaşma
Bugün kurumların uzun vadedeki hedefleri, ürün ve hizmetleri ne olursa olsun genel olarak kurumsallaşmayı başarmak istediklerini gözlemliyoruz. Kurumsallaşmayı arzu etmelerinin arkasında uzun ömürlü olmak, işin kişilere bağlı olmadan, nesiller boyu devam edebilmesi beklentisi yatıyor. Günümüzde hala faaliyet gösteren 200 yıllık kurumların olması, bu arzunun çok dayanaksız olmadığını, kurumsallaşmanın mümkün olduğunu bize gösteriyor.
Kurumsallaşma mümkün olmakla birlikte ülkemizde ve dünyada 100 yıllık 200 yıllık kurumlara çok fazla rastlayamıyoruz. Bunun özünde ise kurumsallaşmanın temelinde yatan iyi yönetim konusundaki bilgi ve uygulama yetersizliğimiz yatıyor. İşin teknik boyutunu, ürün veya hizmeti bilmek kurumsal ve uzun ömürlü olmaya yetmiyor.
Çünkü iyi yönetmek dediğimizde, sadece ürünü veya hizmeti iyi üretmeyi değil aynı zamanda, kurumda iyi bir liderlik kültürünün, uzun vadeli hedefleri içeren iyi belirlenmiş stratejilerin, iyi tanımlanmış süreçlerin ve güçlü işbirliklerinin anlaşılması gerekiyor. Kısacası, kurumun tamamının sistemlerle ve akılcı bir şekilde yönetilmesi, kurumun kurumsallaşmasını ve uzun vadeli yaşamasını sağlıyor.
Yönetim, uzun yıllar önce ayrı bir meslek ve bilim dalı olarak kabul edildi. Dolayısıyla hepimizin doktorluk veya makine mühendisliği mesleğini bilmediği gibi yönetim mesleğini bilmemesinin de doğal karşılanması gerekiyor. Benzer şekilde, firma sahibi olunması veya iyi bir mühendis olunması yönetim mesleğinin bilindiği ve iyi bir yönetici olunacağı anlamına gelmiyor. En zor sanatın insanı yönetmek olduğunu bildiğimize göre, kurumsallaşmak ve iyi yönetmek için bu mesleği öğrenmek ve uygulayarak içselleştirmek gerekiyor. KalDer bu amaçla, 1990 yılında kurulmuş bir sivil toplum örgütü olarak, 25 yıldır kurumsallaşmaları için kurumlara destek veriyor.
KalDer Ankara Şubesi