Adres :
100. Yıl Bulvarı No:101/A, 06374 OSTİM/Ankara-TÜRKİYE Telefon : 0 312 385 50 90 Faks : 0312 354 58 98 E-Posta : korhan@ostim.org.tr

Rekabet Artık Ürün Değil Sistem Üzerinden Gerçekleşiyor

Geçmişte dünyaya açılma ürün üzerinden olurdu. Artık dünyada sağlık konusunda rekabet ürün üzerinden değil ürünün içinde bulunduğu sistemin bütünü üzerinden gerçekleşiyor.
Ostim Editör
31 Ocak 2017 15:01

Prof. Dr. Banu Onaral - Drexel Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği ve Küresel İnovasyon Ortaklıkları Rektör Başdanışmanı

Tıbbi cihaz sektörünün geleceği konusundaki öngörüleriniz?
Türk tıbbi cihaz sektörünü dünyadaki sektörden ayrı tutmak mümkün değil, soyutlayamayız. Dünya inanılmaz hızla değişiyor. Türkiye’deki tıbbi cihaz sektörünün bugünkü halini ve geleceğini uzun vadeli ve küresel düşünmemiz gerekiyor. Bilişim ve iletişim teknolojilerinin (BİT) ilerlemesiyle sayısallaşan (dijitalleşen) ve bireyselleşen bir sağlık sistemi ile karşı karşıyayız. Alışılmış merkezi düzen yerini veriye dayalı,  yaygın ve dağıtık bir sisteme terk etmeye hazırlanıyor. Bu dönüşümü sayısal sağlık, e-sağlık, dijital sağlık gibi deyimlerle ifade etmeye çalışıyoruz.

Laboratuvarlarda 20-30 sene sonrasının teknolojilerini çalışan kişiler olarak şundan eminiz; tıpta herkese uyan bir hizmet şekli yerine bireyselleşmiş bir yaklaşım geliyor. Bireyselleşmeyi şöyle açıklayabiliriz: Sizin geninize, vücudunuzdaki iyi ve kötü huylu bakterilere, davranış ve yaşam tarzınıza göre sağlık hizmetleri değişecek.

Otomasyon sistemi sağlığa da gelecek

Cihazdan çok bu hizmetleri mümkün kılan verinin, bilginin akışı, iletişim yani sayısal ekonomiye geçiş, bilgi ekonomisine giriş… Akıllı fabrikaları mümkün kılan otomasyon sistemi sağlığa da gelecek. Günümüzdeki hastane ve klinik sistemi uzun vadeli gözükmüyor. Hastane dediğimiz yerler tedaviden çok müdahale için olacak. Koruyucu, öngörücü ve önleyici sağlık bilgileri, uzaktan tani, tedavi, rehabilitasyon (tele-tip) hizmetlerini ivedilikle yaygınlaştıracak. 

Burada Türkiye çok enteresan noktada duruyor; Türkiye’nin içinde ve dışında sayısal ve sanal dünya ile barışık bir gençlik yetişti. Yurtdışındakiler tarif ettiğimiz gelişmelerin fiilen parçası. Dönüşümün içinde etkin rol oynayanlar var.

Örneğin, OSTİM medikal Sanayi Kümelenmesi üyeleri arasında üç boyutlu kişiye özel protez, implant şeklinde çalışabilen firmalar var. Bunları Anadolu’nun çeşitli yerlerinde görüyoruz. Bu gençlerden bir kısmı, dünya ile eş zamanlı olarak, bu implantların akıllılaşması için çaba gösteriyorlar. Diğerleri akıllı hastane sistemleri kuruyorlar. Bunun yanında uzun vadede evde sağlığa gidecek sistemleri de oturtacak kapasiteye sahipler. Sağlık Bakanlığının hastane ve klinik sistemlerini içeren sayısal sağlık girişimleri bu akımı tetikliyor.  

Türkiye gelen dalganın önüne geçebilir
Bazı karar vericiler, ar-ge politikalarını belirleyenler hala 20-30 sene öncenin politikalarla Türkiye’deki gelişmeleri desteklemeye çalışsalar da, tabandan çok doğru bir yükseliş yaşanıyor. Türkiye doğru stratejiler, doğru örnek uygulamalar ve doğru güçbirlikleri ile bilim ve teknoloji kapasitesini ve is deneyimini birleştirerek gelen dalganın önüne geçebilir.

Dış alıma bağlılık azalacak

Türkiye’deki medikal sektörünü ele aldığımızda; tıbbi cihaz üreticilerinin rekabetçi gücü ve teknoloji geliştirme potansiyeli hakkında neler söylemek istersiniz?
Türkiye’deki medikal sektörü daha çok tekil cihaz, implant ve yerel çözümler üzerine odaklanmış durumda ve halen sağlık gereksiniminin yüzde 15’ini karşılıyor. Bu yüzde, Türkiye’nin bilim ve teknoloji kapasitesinin çok altında seyrediyor. Bunun nedeni olarak kurulu düzenin  dış alıma bağlılığını gösterebiliriz. Bu modellere uzun yıllar tabi olmuş bir sağlık sistemi şu anda Türkiye’de geçerli. Bir çok istisnaya rağmen sektör irili ufaklı firmalardan oluşuyor ve dünyaya açılmış örnek firmamız halen yok. Firmalarımızın bu geçişi yapması sayısal ve sanal teknolojileri fiilen ürün ve sistem geliştirmekte değerlendiren sektörlerle birlikte olacak.

Bilişim, iletişim ve savunma sanayiindeki kapasitenin mümkün olduğu kadar sağlık sistemine aktarıp, çift veya çok kullanım yaklaşımları ile sağlık çözümlerine yönelmeliyiz. Bulut bilişim, nesnenin interneti, büyük veri analitiği ve yapay zeka yöntemleri gibi yükselen teknolojiler sayesinde akıllı ve dağıtık sağlık hizmetlerine geçmemiz mümkün. Önümüzde açılan bu fırsat penceresinden taşınır, giyilir, yenilir, yutulur vs. cihazları BİT ağları ile tümleştirerek girebiliriz, hatta bazı alanlarda öncülüğe soyunabiliriz.

Sadece 10 yılı değil 20-30 yılı düşünürsek; OSTİM Medikal Sanayi Kümelenmesi’nde küresel rekabete çıkmış belli başlı firma veya firma ortaklıkları düşleyebiliriz. Küme bünyesinde birbirini tamamlayan, görüntü cihazlarından, algılama sistemlerine kadar yetenekli pek çok firmayı görebiliyoruz. Geleceğin yenilikçi tıbbının önderliğini sahiplenecek, diğer oyuncuları dahil ederek küresel açılımlar yapabilecek namzetler var.

Teknolojiden ziyade işbilirlik (know-how) aktarımı ve işbirlikleri

OSTİM Medikal Sanayi Kümelenmesi teknoloji transferi konusunda ne gibi adımlar atmalı, neler yapmalıdır?
Türkiye’de genellikle teknoloji transferi ve üniversite-sanayi ilişkisi tekil bir olgunun teknoloji olarak bir firmaya aktarılması şekilinde değerlendiriliyor. Teknolojiden ziyade işbilirlik (know-how) aktarımı yapabilmeliyiz. Bunu sağlıklı sektör içi veya sektör dışı işbirlikleri ve ortaklıklar ile gerçekleştirebiliriz.

Geçmişte dünyaya açılma ürün üzerinden olurdu. Artık dünyada sağlık konusunda rekabet ürün üzerinden değil ürünün içinde bulunduğu sistemin bütünü üzerinden gerçekleşiyor. “Acaba bunu Türkiye yakalayabilecek mi?” diye sorarsak; yakalar. Doğru güçbirlikleriyle, doğru akıl birlikleriyle, doğru politika ve destek mekanizmalarıyla, bilhassa özel sektörün elindeki sermayenin riskli ama ödülleri çok yüksek olan bu konuya girişini teşvik eden, riski paylaşan kamu-özel ortaklıkları ile neden olmasın?.. OSTİM Medikal Sanayi Kümelenmesi sağlık sektöründe önemli bir güç birliği yarattı. Kendisini besleyecek, pekiştirecek sektörlerle bilgi alış verişini zenginleştireceğinden ve arzu ettiğimiz dönüşümün etkin ve verimli bir oyuncusu olacağından eminim.

İçeriğe Yorum Yapabilirsiniz.