Sanayi Anadolu’ya OSB’lerle yayıldı
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, “5. OSB Enerji Zirvesi”nde önemli açıklamalarda bulundu. Sözlerine büyük bir organizasyona ev sahipliği yapan OSBÜK yönetimine teşekkür ederek başlayan Başkan Hisarcıklıoğlu, OSB’lerin sanayinin Anadolu’ya yayılmasına büyük katkılar sağladığını söyledi. Hisarcıklıoğlu “OSB modeli Türkiye’nin sanayileşmesinde ve sanayinin Anadolu’ya yayılmasında büyük bir katkı sağlamış bir kamu özel sektör ortaklığın dünyadaki en önemli başarılı örneklerinden bir tanesidir. Dünya Bankası kredisiyle başlayan yarım asırlık OSB tecrübemiz ülkemiz sanayinin bu noktaya gelmesinde çok önemli katkılar sağlamıştır” dedi.
Herkes OSB’nin nerede olduğunu bilir
İlk OSB’lerin kurulduğu şehirler Bursa, Manisa ve Eskişehir’in Türkiye’nin en önemli sanayi şehirleri arasında yerini almasını sağladığını kaydeden Hisarcıklıoğlu, “Artık bugün neredeyse Türkiye’de her ilimizde en az bir OSB bulunmaktadır. Ve sanayicisinden sıradan vatandaşına kadar herkes o ildeki OSB’nin nerde olduğunu bilmektedir. 1980’de Türkiye’de sadece 12 OSB varken bugün sayısı 200’e yakın OSB yatırımcılarıyla dolmuş durumdadır. Üstelik bunlar tüm Anadolu’ya yayılmış istihdama ve mesleki eğitime ciddi katkı sağlamaktadır. Bu sayede sanayimizin geldiği nokta çarpıcı bir başarı hikâyesidir” diye konuştu.
Türkiye’nin zenginliği girişimci gücü
İtalya ile Çin’in arasındaki geniş coğrafyada en büyük sanayi üretimi kapasitesinin Anadolu topraklarında olduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu, “1980’lerin başında Suudi Arabistan’ın ekonomisi ve Yunanistan’ın ekonomisi daha yukarısında iken bugün gelmiş olduğumuz noktada Suudi Arabistan ve Yunanistan’ı üst üste koyduğumuzda ancak bir Türkiye yapmaktadır. Aradaki fark nedir? Türkiye bu devrede kendi müteşebbisine güvenmiş, kendi sanayicisine, kendi tüccarını ortaya çıkarma çabası içinde olmuştur. Ve Türkiye zenginliğini de petrole, doğalgaza bağlı olmadan kendi girişimci gücü ile sağlamıştır” şeklinde konuştu.
Enerji altyapımızı üç kat büyütmeliyiz
“Enerji alanında OSB’lerin önümüzdeki dönemde önemi giderek artacaktır” diyen Başkan Hisarcıklıoğlu, Türkiye’de kişi başına yıllık elektrik tüketiminin 2400 kilovat/saat civarında olduğunu ifade ederek, “Bizim arasına girmeyi hedeflediğimiz dünyanın ilk 10 büyük ekonomisinde bu oran, 6 bin ile 8 bin kilovat/saat arasındadır. Yani eğer cumhuriyetimizin 100. yılında dünyanın 10 büyük ekonomisi arasında olacaksak, 500 milyar dolar ihracat yapacaksak, enerji altyapımızı en az üç kat daha büyütmemiz gerekecek. Bu yatırımların yapılmasında ve sanayicilere daha ucuz elektriğin sunulmasında OSB’lerin önemli bir rolü olacağını da düşünüyorum” diye konuştu. Hisarcıklıoğlu şöyle devam etti;
Enerji maliyetleri düşürülmeli
“OSB’ler elektrik ve doğalgaz tüketimi açısından çok önemli müşterilerdir. Enerji Bakanımız Taner Yıldız’ın yatırımcı dostu vizyonu çerçevesinde OSB sanayicilerimizin enerji maliyetlerini düşürecek tedbirleri alacağını da umuyorum. Aynı şekilde enerji piyasası kanunu ile elektrik üretmede OSB’lere üretim, temin ve dağıtım yetkisi verildiği gibi doğalgaz piyasası kanununda da değişiklik yapılarak benzer yetkinin doğalgaz alanında da verilmesi son derece faydalı olacaktır. Aynı mesele su tüketimi, çevresel hizmetler, Ar-Ge faaliyetleri gibi konular içinde geçerlidir. İşte bu açıdan OSB’lerin altyapı noktasında bu hizmetleri sunma işlemleri daha önemli hale gelecektir. Hepimizin bunun farkında olması gerekmektedir.”
Türkiye’deki OSB modeli geliştirilmeli
TOBB Başkan Rıfat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’de uygulanan OSB modelinin geliştirilmesi gerektiğini ifade ederek, “OSB’ler konusunda yapacaklarımızın sonuna gelmiş değiliz. Türkiye’nin OSB modelinin geliştirilmeye ihtiyacı vardır. Doğu Asya’da OSB’ler daha büyük alanlara kurulmakta ve kendileri ayrı birer şehir haline gelmektedir. Bizdeki OSB’lerin neredeyse 10 katı haline gelen bu OSB’ler yaşam, üretim, eğitim, teknoloji ve lojistik merkezi olarak tasarlanmıştır. Burada teknoparklar ve teknoloji merkezleri kurulmaktadır. Liman, havaalanı, meslek okulları, üniversiteler, yerleşim ve turistik alanlar sanayi kuruluşlarının başında yer almaktadır. Asya’daki bu bölgelerin bir ortak noktası da yönetim modellerinin bir hayli gelişmiş olmasıdır. Bölge yönetimi özel sektör tarafından yapılırken bir kamu idaresi de etkin biçimde denetimi sağlamaktadır. Yani fren-denge mekanizmaları son derece sağlıklı işlemektedir. Bu yollar bu ülkelerdeki iş yapmak ortamı Türk yatırımcılar için daha elverişli hale getirilebilir. Bu şartları yerine getiren projelere kamu tarafından teşvik sağlanması da yine OSB politikası kapsamında düşünülebilir” diye konuştu. Hisarcıklıoğlu şöyle devam etti;
“Mesela Çin devleti Çinli sanayi şirketlerinin küreselleşmesine katkı sağlamak amacıyla Çinli şirketler tarafından Afrika, Orta Doğu, Asya’da yapılacak OSB projelerinin yatırım maliyetlerinin yüzde 30’unu karşılamaktadır. Sanayimizin dolayısıyla da ekonomimizin bir üst aşamaya geçiş yapması için artık farklı bir büyüme modelini benimsememiz gerekmektedir. Yeni bir OSB politikası da bu büyüme modelinin bir önemli bir parçası olmalıdır. Bu çerçevede 50 yıllık OSB tecrübesine daha organize biçimde aktarabiliriz. Türkiye bugün ulaşmış olduğu sanayi üretim yapısından ve OSB tecrübesinden etrafımızdaki ülkelerin ve hatta çok daha geniş bir coğrafyanın öğrenebileceği çok şey vardır.”