Tıbbi Cihaz ve İlaçta Yerlileştirme Çalışmaları ve Fırsatlar
Dr. Hakkı Gürsöz - Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı
Sürdürülebilir kalkınma, gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılama olanaklarını ellerinden almadan; şimdiki neslin ihtiyaçlarının karşılanabildiği gelişme süreci olarak tanımlanabilmekte olup sürdürülebilir kalkınma ile üretim arasında güçlü bir ilişki bulunduğu bilinmektedir. Bu anlamda katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi ve dünyaya pazarlanması; sanayi altyapımızın gelişmesi, istihdamın artması ve dolayısıyla da sürdürülebilir ekonomik büyümenin gerçekleşmesi için temel gerekliliklerden biridir.
Gerek 65. Hükümet Programında gerekse de 10. Kalkınma Planında güçlü ekonomi ve insani kalkınma hedeflerine uygun olarak bu anlamda birçok eyleme yer verilmiştir. Günümüze kadarki dönemde Sağlıkta Dönüşüm Programı çerçevesinde sağlıkta hizmet kalitesi ve erişimde önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Bu kapsamda; aile hekimliği, anne ve çocuk sağlığı, hastane ve hasta yatak sayıları, sağlık personeli, koruyucu sağlık, kurumsal yapılanma, bulaşıcı hastalıklarla mücadele ve hasta hakları başta olmak üzere pek çok alanda reform niteliğinde gelişmeler sağlanmıştır. Temel sağlık göstergelerinde önemli iyileşmeler kaydedilmiş, bebek ve anne ölüm oranları hızla düşürülmüş ve doğuşta beklenen yaşam süresi yükselmiştir. Bu bağlamda ortalama yaşam süresinde gerçekleşen yükselme, sağlık hizmetlerinde ve ilaca erişimde sağlanan iyileşme, artan refah düzeyi ve farkındalık gibi faktörler nedeniyle ilaç ve tıbbi cihaz talebinin artmasının ilerleyen yıllarda sağlık harcamalarında da bir artışı beraberinde getireceği öngörülmektedir. Bu artışın sağlık teknolojilerinin daha yoğun kullanımı, ilaç ve tıbbi malzeme üretimine odaklanma, sağlık turizmini geliştirme gibi fırsat alanlarını da beraberinde getireceği düşünülmekte olup bu durum; tıbbi teknolojide, ilaç ve kozmetik endüstrisinde ve sağlık turizminde kapasitesini arttıran ülkemiz için yerli ve milli üretimle, ülkemizi sağlık alanında bölgemizin öncü ülkesi yapma hedefini ortaya çıkarmıştır.
Sanayi politika aracı: Kamu alımları
Dünyada kamu alımları, yerli sanayinin ve teknolojinin gelişmesine katkı sağlayacak şekilde bir sanayi politika aracı olarak yaygın olarak kullanılmaktadır. Böylece yüksek teknolojili veya orta yüksek teknolojili ürünlerin kamu alımlarında, yerli sanayiye iş payı verilmesi suretiyle yerli sanayinin iş yapabilme yeteneğine ve teknoloji yoğunluğunun yükseltilmesine yönelik teknoloji transfer mekanizmaları geliştirilebilmesi mümkün olabilmektedir. Bu doğrultuda alımı yapacak kamu kurumları yabancı sermaye yatırımları, ortak yatırımlar, teknoloji transferi, lisans ve know-how transferleri, kalifiye işgücü gibi kazanımları içeren offset uygulamalarını ilgili kuruluşlardan talep edebilmektedir. Bu uygulamaların yerlileştirmeye katkı sağlamak suretiyle öncesinde ifade ettiğimiz hedeflere ulaşmamıza imkan vereceği düşünülmektedir.
Sağlıkta SİP kısa sürede başlatılacak
Şimdiye kadar savunma alanında oldukça etkin bir şekilde uygulanan offset sanayi katılımı uygulamalarının sivil alanda sınırlı olarak uygulanabilmesi nedeniyle bu alanda yeni mekanizma ihtiyaçları doğmuş, bu kapsamda Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından ülkemiz sanayisinin teknolojik dönüşümüne katkı sağlaması hedefiyle ‘Sanayi İşbirliği Programı (SİP)’ planlanmıştır. Ülkemizde uygulanacak sanayi işbirliği programları, ana tedarik sözleşme bedeli tek proje kapsamında 10 milyon ABD doları ve üzeri olan, sağlık hizmetleri alanındaki mal ile hizmetlerin yurt dışı alımlarında yenilik, yerlileşme veya teknoloji transferini sağlamaya yönelik olarak hazırlanmış olup kabaca yerli üretim katkısı, yatırım, teknolojik işbirliği ve ihracat olmak üzere 4 kategoriyi kapsamaktadır. Henüz SİP kapsamında herhangi bir alım programının gerçekleştirilmediği sağlık sektöründe yerlileştirme için gerekli çalışmalarda sona yaklaşılmış olup önümüzdeki kısa sürede sağlık alanında da sanayi işbirliği programlarının başlatılması hedeflenmektedir.
Yeni sağlık programları oluşturulurken SİP uygulamalarına destek amacıyla yerli ilaç ve tıbbi cihaz sanayisi ile işbirliği modellerinin geliştirilmesi, yeni girişim modelleri için finansman yöntemlerinin oluşturulması, üreticilere destek araçlarının tasarlanması ve tıbbi cihaz ile ilaç sanayi kümelenmelerinin oluşturulması burada temel amaç olarak benimsenmiştir. Bu bağlamda 31.12.2015 tarihi itibari ile görevine başlayan Komite tarafından bugüne kadar 29 toplantı gerçekleştirilmiş, bu toplantıların; 20‘sinde Yerli Plazmadan Plazma Ürünleri Üretimi Projesi, 18‘inde Tıbbi Cihaz Yerlileştirme Çalışması, 6’sında Hepatit-A Aşısı Yerlileştirme Çalışması, 4’ünde Tıbbi Sarf Malzemeleri Yerlileştirme Çalışması gündem olarak görüşülmüştür.
Bakanlığımızın toplam 50.000 yataklı hastanelerinin 2018’e kadar bitirilecek olması, PPP Modeli ile yapılan şehir hastanelerinin ilave tıbbi cihaz talepleri, kamu hastanelerinin (Üniversite + Sağlık Bakanlığı) yıllık tıbbi cihaz gereksinimleri ve tıbbi cihazların teknolojilerinin eskimesine bağlı olarak ortalama her yedi yılda bir yenilenme ihtiyacının bulunması nedeniyle önümüzdeki yıllarda daha da güçlü bir şekilde ortaya çıkacak bu talebin yerli üretimin gerçekleştirilmesi için büyük fırsatları da beraberinde getireceği açıktır. Bu nedenle Tıbbi Cihaz Yerlileştirme Projesi Sağlık Endüstrileri Yönlendirme Komitesinin gündemlerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Tıbbi Sarf Malzemeleri Yerlileştirme Çalışması gündemde
Yerlileştirme kapsamında ilk etapta; Manyetik Rezonans Görüntüleme, Bilgisayarlı Tomografi, Dijital Röntgen, Ultrasonografi Cihazı ve Hastabaşı Monitörünün değerlendirilmesi planlanmış, proje için istekli firmalar komiteye sunumlarını gerçekleştirmiştir. Yine yüksek pazar payı ve yerlileşme imkanı gibi nedenlerle Tıbbi Sarf Malzemeleri Yerlileştirme Çalışması komite gündeminde yer almıştır. SİP desteklerine ilave olarak Eylül ayında Başbakanımız tarafından açıklanan Cazibe Merkezleri Programı ile de yerli üreticilerimize ek fırsatlar getirilmesi mümkün olacaktır.
Tıbbi cihaz üreticilerinin de yararlanma fırsatının olduğu bu program sayesinde Kalkınma Bankası’nın illerdeki ajansları ve ofisleri üzerinden yapılabilecek başvurular ile yerli üreticilerimize danışmanlık, bedelsiz tahsis yeri, anahtar teslim fabrika yapım desteği, sıfır faizli yatırım kredisi desteği, işletme kredisi desteği, taşıma desteği gibi çok çeşitli destekler sağlanacak olup verilecek, kamu alım garantisi ve yukarıda belirtilen bu destekler sayesinde yakın gelecekte ülkemiz dışında üretilen ürünlerin daha uygun mali imkanlarla yerli ürün olarak piyasaya sunumu söz konusu olabilecektir.
Sağlık endüstrileri yönlendirme komitesi
Offset uygulamalarına ilave olarak sağlık endüstrileri alanındaki yatırımların, üretimin ve ihracatın arttırılması, bu alandaki teknolojinin ülkemizde geliştirilebilmesi amacıyla fiyatlandırma, geri ödeme, ruhsatlandırma, kamu alımları, kamu destekleri, ticaret politikaları, sağlık teknolojisi politikaları, veri yönetimi, özel kesimle diyalog gibi hususları bütüncül bir yaklaşımla değerlendirmek ve koordine etmek üzere Sağlık Bakanlığı Müsteşarı’nın başkanlığında; Bilim, Sanayi ve Teknoloji, Ekonomi, Kalkınma, Maliye Bakanlıkları Müsteşarları ile Hazine Müsteşarı, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanı ve TÜBİTAK Başkanının üye olduğu Sağlık Endüstrileri Yönlendirme Komitesi, 23/12/2015 tarihli ve 29571 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2015/19 sayılı Başbakanlık Genelgesi ile kurulmuştur.
Sekretarya faaliyetleri Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından yürütülen Komite toplantılarına ilgili kamu kurum ve kuruluşların temsilcilerinin yanı sıra üniversiteler, sağlık endüstrisi alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları ile özel sektör temsilcileri de davet edilebilmektedir.