Adres :
100. Yıl Bulvarı No:101/A, 06374 OSTİM/Ankara-TÜRKİYE Telefon : 0 312 385 50 90 Faks : 0312 354 58 98 E-Posta : korhan@ostim.org.tr

Etki Alanının Fırsatları

Korhan GÜMÜŞTEKİN
10 Aralık 2018 08:33

Orta Doğu’dan Balkanlara, Afrika’dan Orta Asya’ya… Ve bunlara her geçen gün yenileri eklenen ülkeler ve coğrafyalar… Türkiye, tarihi mirasının hinterlandı olan birçok yerde ismi hayırla anılan bir ülke… Ay yıldızlı bayrağımızın temsil ettiği değerler, bizi biz yapan; dili, dini, ırkı ne olursa olsun el uzatan bir gönül yolculuğunun her bakımdan taşıdığı anlam büyük…

Son yıllarda çok sayıda iç ve dış etkilere maruz kalsak da Anadolu’nun kadirşinaslığı hiçbir zaman değişmeyecek… Ekonomik ve sosyal gelişmelerin dünyayı kasıp kavurduğu günümüzde, ayakta kalabilmek; bağımsız, üretken, her bakımdan yerli bir düşünce yapısının temellendirilmesi ve toplumumuzun sahiplenilmesiyle mümkün.

2018, hiç kuşku yok ki, küresel manipülasyon ustalarının döviz başta olmak üzere ülkemize karşı yaptığı, hiçbir mantıklı nedenle izah edilemeyecek girişimleriyle hafızalarda yer edindi. Yeni bir dönemin kapılarını aralayan ülkemizin itilmek istendiği ortamda tek pusula; tüm kesimlerin ittifakla gösterdiği ‘üretim’ idi.

Fakat nasıl bir üretim? Bu sorunun çeşitli yanıtları var. Üretim, salt tezgahtan veya banttan çıktığı şekliyle bir meta ise bence bu bir yanıt değil! Çünkü bu kavram içinde sayısız özellik barındırıyor. En başta Ar-Ge, teknoloji, tasarım ve bunları ortaya çıkarabilecek insan kaynağı… Nihayetinde ise pazar geliştirme, yeni alanlara açılma…

Yazının girişinde de değindiğim üzere; Türkiye olarak etki alanımız genişliyor. Bu aynı zamanda önemli bir pazar derinliği anlamını taşıyor. Ekonomideki dengeleme sürecimizde iç piyasalardaki canlanmayı teşvik ediyor, enflasyonla topyekün bir mücadele yürütüyoruz. Devletimizin sağladığı imkanlar önemli, sonuçlarını da enflasyon ve dövizde yavaş yavaş görebiliyoruz.

Kriz madalyonunun öteki yüzü

Unutulmamalıdır ki kriz madalyonun öteki yüzünde fırsatlar da duruyor. Yaşadığımız dönemde, ihracatı güçlendirmek, yeni coğrafyalara açılmak için kritik adımlar atmalıyız.

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA), Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) gibi kurumlarımız yoğun çaba sarf ediyor. TİKA, 59 ülkede 61 Program Koordinasyon Ofi si ile 150 ülkede faaliyet gösteriyor ve çalışma yaptığı ülkelerin sayısı her geçen gün artıyor. Milletimiz adına tarihte iz bırakan işler gerçekleştiriyor. Türk özel sektörünün dış ekonomik ilişkilerini yürütme görevini tamamıyla üstlenen DEİK, 138 İkili İş Konseyi, 5 Sektörel İş Konseyi, 2 Özel Amaçlı İş Konseyi ile Türkiye'nin dış ekonomide dünyayı kavrayan zihni ve küresel ufku.

Büyükşehir, il, ilçe, belde; toplam 1398 belediyemiz var. Bu belediyelerimizin birçoğu, ‘kardeş şehir’ protokollerine imza atıyor. Kardeş şehir demek ticari ilişkilere de açılan bir kapı… Kardeş şehirlerin ihtiyaçlarının Türk sanayisince karşılanması noktasında müthiş bir fırsat var.

20. yüzyılın gerçeklerinin ve alınması gereken derslerin doğuşunun gerekçesi olan D8 gibi hazır bir yapı var örneğin… Büyük bir potansiyeli, çeşitli kaynakları, geniş bir nüfus ve coğrafi alanı temsil eden 8 ülke…

Ekonomik, kültürel, siyasi etki alanımız iyi değerlendirilmeli, hamlelerimizi hem bizim, hem de onların geleceği adına yeni ve alternatif ticari rotalarla zenginleştirebiliriz.

Gelişmiş ülkelerin yaptığı gibi; küresel ticarete sınır koymamalıyız… Bizim KOBİ’miz, bizim sanayicimiz her yere gider. Etki alanımızın membaı olan fetih ruhu; gelişmek, ilerlemek ve kardeşçe yaşanabilecek bir dünya için bize böyle öğretti ve anlattı…

“Hayattaki en büyük zafer; hiçbir zaman düşmemekte değil her düştüğünde ayağa kalkmakta yatar.” 

Nelson Mandela

OSTİM GAZETESİNİ OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

twitter.com/KorhanGumustkn

Yazara ait diğer köşe yazıları