Adres :
100. Yıl Bulvarı No:101/A, 06374 OSTİM/Ankara-TÜRKİYE Telefon : 0 312 385 50 90 Faks : 0312 354 58 98 E-Posta : korhan@ostim.org.tr

İthal Etme Sen Yap!

Korhan GÜMÜŞTEKİN
11 Nisan 2018 14:26

Türkiye büyüme oranlarında beklentileri geride bırakarak yoluna devam ediyor. 3. çeyrekte Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH), bir önceki yılın aynı dönemine göre reel olarak yüzde 11,1 oranında artmıştı. Bu oranla ilgili haberimizde yer verdiğimiz görüşlerde; imalat sanayinin altı çiziliyor, sanayinin ve özelde imalat sanayinin yakaladığı %15’e yakın büyüme, Türk sanayicilerini memnun ediyordu.

Burada özellikle belirtilmesi gereken konu; devletin sağladığı teşviklerin rolü.  Reel sektör temsilcileri, hükümetin arka arkaya aldığı önemli kararlarla mali yönde gerçekleştirdiği teşvikler, istihdam konusunda başlatılan seferberlik çalışmaları ve Kredi Garanti Fonu desteklerinin ekonomik göstergelere olumlu yansıdığı vurguluyordu. Hem ekonomiyi yönetenler hem de sanayiciler 2017 sonu için büyüme oranlarından daha da olumlu sonuçların çıkacağını söylemişlerdi. 

Öyle de oldu. Piyasalar ve yatırımcıların kulak kesildiği rakamlar, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından paylaşıldı. 2017 yılına ilişkin üretim yöntemiyle hesaplanan gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) sonuçlarına göre, Türkiye ekonomisi geçen yıl %7,4 büyürken yılın son çeyreğindeki büyüme oranı %7,3 olarak gerçekleşti.

Milletimizin ferasetiyle yerle bir edilen 15 Temmuz hain kalkışmasının ardından, birileri ellerini ovuşturmuştu. Onların beklediği Türkiye tahayyülünün, son rakamlarla asla olamayacağı; güçlü, kendine inanan ve geleceğe umutla bakan insanımızın kalkınma adımlarına çok daha sıkı sarıldığı, ortaya çıkan büyüme tablosuyla gösterildi.

Ancak bu ivmeyi, irtifayı yükselterek sürdürmek gerekiyor. Bunun da yolu, her zaman ve ısrarla altını çizdiğimiz üretimden başka bir kapıya çıkmıyor.

Ülkemizde üretim, Ar-Ge ve inovasyonla hızlı gelişim sağlayacak. Devlet de bu iki başlığı önemsiyor. Teşvikler veriyor; bunlar ekonomide canlanmayı tetikliyor.

Şunu ifade etmeliyiz: Bu uzun mesafeli ve meşakkatli koşuya çıkan Türkiye’nin bir dakika bile beklemeye artık tahammülü yok. Devletimizin bakış açısı iyi değerlendirilmeli ve herkes bu tempoya uyum sağlamalıdır.

Hiç kimse altın tepsi içerisinde ne teknoloji, ne tasarım verir ne de bilgi birikimini…

Yerlileştirmede KOBİ gücü
Ülkemizde faaliyet gösteren yaklaşık 3,5 milyon KOBİ, tüm işletmelerin %99'unu oluştururken,  istihdam yaratılması, yatırım sağlanması, girişimciliğin geliştirilmesi ve genel makro ekonomik göstergelere önemli katkılar sağlıyor. KOBİ’ler; endüstrileşmenin, sağlıklı bir sosyal yapının, gelir dağılımındaki dengenin ve ticaretteki dinamizmin vazgeçilmez unsuru durumunda. Özetle can damarı…

KOSGEB ise KOBİ’lerin en önemli destekçisi. Kurum Başkanı Prof. Dr. Cevahir Uzkurt’un, yaklaşık bir yıl önce devraldığı KOSGEB’de dikkatimi çeken birkaç başlığı var. Bunlardan biri ithal edilen ürünlerin ülkemiz sanayicileri tarafından üretilmesi ve teknoloji geliştirme.

OSTİM Gazetesi’nin konuğu olan Uzkurt, cari açığa işaret ederken şunları söylüyor: “Cari açık problemini azaltmaya katkıda bulunacak yatırımların desteklenmesi yoluyla; ithalat miktarı yüksek stratejik ara malların yerli üretiminin teşvik edilmesi, ülke ekonomisine katma değer sağlanması, imalat sanayinde yerli girdi oranının artırılması ve yerli imalat sanayinin gelişmesini desteklemek amacıyla Stratejik Ürün Destek Programı hazırlandı.

Destek programıyla birlikte ithalatı yüksek olan stratejik ürünlerin yerlileştirilmesi ve millileştirilmesi mümkün olacak. Üretimde daha yüksek oranda yerli girdi kullanımı sağlanacak. KOBİ’lerin teknolojik üretim yeteneklerinin geliştirilmesi ve teknolojinin tabana yayılması kolaylaşacak.”

Buradan şu sonuca varmak mümkün: Başkalarını bekleme, ithal etme; akıl teri dök, tasarla ve sen yap!

“İnsanlara en adil şekilde dağıtılan nimet akıldır.
Çünkü kimse aklından şikayetçi değildir.”

Lev Nikolayeviç Tolstoy

OSTİM GAZETESİNİ OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

twitter.com/KorhanGumustkn

Yazara ait diğer köşe yazıları