“Yerliliğin Ölçüsü Tasarımın ‘Türk’ Olmasıdır”

Hakkı Bey sizi tanıyabilir miyiz?

Karadeniz Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi’nden 1974 yılında makine yüksek mühendisi olarak mezun oldum. Daha sonrasında Karayolları Genel Müdürlüğü’nde makine temel kursu eğitimi aldım. Vatani görevimi tank fabrikasında mühendis olarak tamamladım. Askerlik sonrası Karadeniz Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi’nde Motorlar Kürsüsü Anabilim Dalı’nda asistan oldum. Lisans düzeyinde Motor 1 Teori, Motor 2 Teori, Laboratuvar ve Dizayn çalışmaları konusunda dersler verdim.

Bu süre içerisinde UNESCO bursu kazanarak İngiltere’ye gittim. İngiltere’de Sheffield Üniversitesi’nde yakıt teknolojileri ana bilim dalında bilimsel çalışmalarım oldu. Türkiye’ye döndükten sonra, maalesef o günün şartları öyle el verdi, üniversiteden ayrılmak zorunda kaldım.

Ayrıldıktan sonra ne yaptınız?

John Deere traktör fabrikasında bir buçuk sene Motor Hatları Yöneticisi olarak çalıştım. Daha sonra Eskişehir'de bulunan Ford Otosan İnönü Fabrikası’nda aynı unvanla göreve başladım. Transit dizel motorunun yerleştirilme projesinde yer aldım. Bu proje kapsamında programlama ve CNC makinelerinin çalıştırılması konusunda eğitim almak üzere Almanya’ya gittim. Almanya dönüşünden sonra silindir blok, silindir kafa, krank biyel bunların hepsini imal ettik ve üretime girdim.

Başkent Ankara'da çalışma hayatıma devam etme hedefime istinaden, Nurol Makina ve Sanayi A.Ş. tarafından üretim müdürü olarak yapılan iş teklifini kabul ettim. Nurol-Amerikan ortaklığı olan FMS'nin ürettiği personel taşıyıcı zırhlı araçlara zırh sistemleri, filitrasyon sistemleri ve silah sistemleri üretimini yapan Nurol Makina ve Sanayi A.Ş.'de İmalat Müdürü olarak 5 yıl çalıştım.

UMS Çelik ne zaman kuruldu?

1999 yılında oğlum İstanbul Teknik Üniversitesi’ni bitirince, galvanizli sac ticareti yapan bir firma kurdu. Aslında amacımız yatırıma yönelip üretim yapmaktı. Sac satışında çok iyi bir seviyeye ulaştı. Daha sonra da 2005 yılında OSTİM’de çelik servisi merkezini kurduk. Bu çelik servisi merkezinin içinde; dilme hattı, trapez hattı ve düz levha üretim hattı mevcut. Tezgâhlar 20 ton galvanizli sac veya boyalı galvanizli sacı alıp, müşteri istekleri doğrultusunda istenilen forma dönüştürebiliyor. 8 kişiyle başladığımız çelik servis merkezimizde,  şu anda 65 kişi çalışmaktadır.

Üretim kapasiteniz nedir?

Biz kuruluşumuzda her zaman yüksek kapasite tuttuk. Bunun nedeni şu: Özellikle müşteri isteklerini çok kısa bir sürede yerine getirmek ve burada bir başarı sağlamak özel amacımızdı. Dolayısıyla ilk yatırım sürecinde, tezgâhlarımızın çok yüksek kapasiteli hıza, üretim ve ölçü tekrarlama yeteneğine sahip olmasına çok önem verdik. Bu nedenle, o yıllarda günün en son teknolojisine sahip tezgahlarımız, bugün dahi Türkiye’nin en iyi tezgâhları arasında gösterilebilir.

Yıllık iki vardiyada 150 bin ton malzeme işleme kapasitemiz var. Standartlarla çalışmanın şart olduğunu bildiğimiz için 2006 yılında TSE EN ISO 9001 kaliteli üretim belgesini aldık. Sistemi batı standartlarındaki üretim teknolojileriyle entegre hale getirdik. 2013 yılında müşteri potansiyelini genişletmek ve daha fazla nihai ürün tabanlı olmak amacı ile alçı levha profilleri ve aksesuarları üretmeye başladık. Alçı levha profilleri üretimiyle birlikte, UMS bir yandan kendi geliştirdiği kesitlerde profil üretirken, bir yandan da kendi tezgahlarını dizayn eden ve üreten firma haline gelmiştir.   

Şirketinizin üretim çeşitleri neler?

3 ana başlıkta toplayabiliriz: Çelik servis merkezi üretimi, kesme, dilme, trapez üretimi ve düz levha üretimi. İkincisi alçı levha profilleri üretimi. Alçı levha profillerde Türkiye'nin en yüksek üretim kapasitesine sahip firmasıyız. Sonuncusu ise alçı levha profilleri aksesuarları.  Ürettiğimiz tüm ürünler TSE belgeli olmakla birlikte, Türkiye'de ürün çevre beyanı sertifikasına sahip olan tek firmayız. Bu belge sayesinde Leed Sertifikalı tüm binalarda ürünlerimiz tercih edilmektedir.

Çelik, nasıl bir sektör?

Çelik sektörü, özellikle yassı mamul piyasası ekonominin gidişatından çok çabuk etkilenen, dikey çıkış ve dikey iniş yapabilen çok zor sektörlerden birisidir. Dolayısıyla burada üretici firmalar kendi aralarında rekabet halindedirler. Bu rekabet, bizim gibi çelik servis merkezlerine de özellikle negatif olarak yansımaktadır. Potansiyelli çalışan müşteriler de genelde büyük projelerde devlete endeksli çalıştıkları için ödemeler maalesef gecikince, sektörde, inşaat sektöründe müthiş bir duraklama oluyor ve sektöre müthiş zarar veriyor.

Yerli ve milli üretim size ne ifade ediyor?

Yerli dediğim zaman özellikle şunu anlarım: Tasarım Türk olacak; tasarım ve kullanılan malzemelerin oransal değerleri bir yerlilik ölçüsüdür. Yardımcı malzemeler yurt dışından alınabilir ama buraya takılmamak lazım. Çünkü kompleks ve pahalı çok nitelikli üretim teknolojileri gerektiren ürünlerin bazılarını dışarından alabiliriz. Ama fikri mülkiyeti, patenti bizde olacak. Biz geliştireceğiz. Böyle düşünmek lazım.

KOBİ’lerin en büyük sıkıntısı nedir?

En büyük sıkıntı eğitim ile vizyoner ve finansal yapı. Bugün sanayici dediğimiz insanların eğitimli ve donanımlı olması, yapılan işlerin nitelikli olup çalıştırdığı iş ortamının iş sağlığı ve iş güvenliğiyle örtüşmesi, çevreye uyumlu ve sürekli gelişim içinde olması gerekiyor. Bu kavramların altı boş olduğu zaman maalesef her zaman kendi içine kapanan, sorun yaşayan ve ekonomideki bozulmalarla sisteme zarar veren bir yapı görüyoruz. Bu yapının önüne geçmek, sanayileşmede vizyoner görüş açısını tesis edebilmek için bu yapıyı düzeltmemiz lazım. Özellikle imalat sanayinde çalışan firmaların; kalite standartlarını eksiksiz uygulamaları, teknolojiden istifade etmeleri, nitelikli ürün ve hizmet üreten bir yapıyı tesis etmeleri için Ar-Ge destekli çalışmaları ve ürün çeşitliliği ve kalitesini artırmaları gerekmektedir. Bu yöntemleri uygulayan firmalar, uygun maliyetle pazara ürün sunabilecek bir seviyeye gelecektir.

Nitelikli işgücü bulmakta zorlanıyor musunuz?

Ben çok zorlanıyorum, özellikle işçi bazında maalesef hiçbir zaman aradığım nitelikte bulamıyoruz. Hepsini biz kendi bünyemizde eğitiyor, mesleki yeterlilik eğitimleri aldırıyoruz. Oryantasyon eğitimleri ile teknolojik uygulamalar geliştirdik.

Sanayicilik ve girişimcilik ne demek? Neden üretim yapıyorsunuz?

Bana göre girişimci mevcut bilgi ve yapısını risk yöneterek iş alanları oluşturup, iş sahası yaratmak, insanları çalıştırmak ve ülkesine katkı sağlamaktır. Üretimin farklı bir duygu olduğunu düşünüyorum. Bunun bilgi ve sistemsel yapıya dönüşmesiyle her zaman gurur duyarım. Girişimcide yaratıcılık, bilgi, güvenirlilik, risk yönetimi olmalıdır. Ar-Ge kabiliyetlerini ve düşüncelerini hayata geçirmek, insanlara iş vermek bu ayrı bir mutluluktur.

OSTİM size ne ifade ediyor?

OSTİM, ekmek demek, iş demek, istihdam demek, gelecek demektir.