“Dünyada iş kazalarını sıfırlayan bölge yok”
Ankara Ostim ve İvedik’te iki iş yerinde meydana gelen kazaların kamuoyundaki tartışmaları sürerken, OSTİM’de faaliyet gösteren ODTÜ Teknokent Müdürü Necip Özbey, iş sağlığı ve güvenliği alanında yeni yaklaşımlar ve uygulamalar geliştirilebileceğini; üniversitelerin bu alana yönelik acil çalışmalar yapması gerektiğini söyledi.
İş kazalarının sanayi devriminden bu yana her zaman gündemde olduğunu, daima varlığını sürdürdüğünü hatırlatan Özbey,“Maalesef şu anda dünyanın hiçbir yerinde ‘artık burada iş kazası olmuyor, bizim sanayimiz bu işi çözdü’ diyebilen bir bölge yok. Çünkü insanın olduğu her yerde daima küçük bir ihmal, küçük bir gözden kaçma sonucu oluşan kazalarda can ve mal kaybı gibi büyük bedeller ödenebiliyor” diye konuştu.
Özbey, Avrupa’da ve dünyanın başka gelişmiş ülkelerinde de küçük insan hatalarından tren kazaları, platform kazaları, deniz kazaları, uçak kazaları, maden kazaları gibi kazaların olduğunu ifade etti. Ostim OSB’nin altyapısının bu anlamda yetersiz olduğunu söylemenin doğru bir teşhis olmadığını açıklayan ODTÜ Teknokent Müdürü Özbey şu yorumu yaptı:
“Kazalar sadece Türkiye’ye özgü kazalar değil. Tabi bunları minimuma indirmek için mutlaka birçok deneyimden faydalanmak ve birçok konuda ciddi tedbirler almak gerekiyor. Biz biraz kendimizi bu konuda acımasızca eleştiriyoruz ama bir taraftan da bazı kazalara baktığımızda zannettiğimiz gibi bunların ciddi bir ihmal neticesinde olmadığını da görebiliyoruz. Bence hiçbir işyeri sahibi kendi işyerinde iş kazası olsun istemez. Bu konuda eksikleri mutlaka vardır, ama ona yol gösteren kurumlar da var Türkiye’de ve bu kurumlar artık eskisinden çok daha etkin çalışıyorlar. OSB’ler açısından bu işe baktığımızda Ostim’in altyapısının eksik olduğunu söylemek bence hiç kimsenin söyleyebileceği bir şey değil. Neticede siz organize sanayi bölgelerinde daha güvenli yerler oluşturuyorsunuz. Bu son kazanın bir OSB’de değil de konutlarla karışık bir bölgede olan bir tesiste olduğunu düşünebiliyor musunuz, o zaman sonucun çok daha trajik olacağını kabul edersiniz. Böyle olunca biz belki de hem üniversite sanayi işbirliği arayüzü olarak, hem OSB yönetimleri ki bu konuda oldukça hassas olduklarını düşünüyorum, hem de üniversitenin bu konularda tekrar çalışması gerektiği kanaatindeyim.”
“Teknokent sanayici ile kol kola”
Ostim ODTÜ Teknokent Müdürü Endüstri Mühendisi Necip Özbey, ODTÜ Teknokent’in Türkiye’de ilk kurulan teknoparklardan biri olduğunu, Ostim Teknokentin de Türkiye’de sanayi bölgesinde olan dört teknokent içinde yer aldığını söyledi.
Özbey,“Türkiye’de 4 Teknokent sanayi bölgesi içinde, yani 39 teknopark arasında yalnızca 4 tanesi sanayinin içinde yerleşmiştir. ODTÜ Ostim Teknokent de bunlardan bir tanesidir. Bunun avantajı bence üniversitenin sanayiyle olan bağlantısını sağlamak için bu konuda ciddi bir ara yüz oluşturmasıdır” dedi.
OSTİM Teknokent’te daha çok sanayi konusunda ar-ge yapan firmaların olduğunu belirten Özbey, şu anda bilişim sektöründe olup da ODTÜ Teknokent’e gidemediği için Ostim’de olan sadece 7 firma olduğunu, bunların dışındaki yaklaşık 36 firmanın ise savunma sanayi, enerji gibi alanlarda ve bu sektörlerle ilgili ara araştırmaları yapan, örneğin aktarma organları üzerine çalışan, yeni bir cihazı tümden tasarlayan firmalar olduğunu bildirdi.
Özbey şöyle devam etti;
“ODTÜ Teknokent’in Ostim’de yapmış olduğu bu girişiminin aslında sanayiciyle elele kol kola girebileceği bir yer olduğunu yavaş yavaş fark ediyoruz. Bizim firmalarımızın bir kısmı savunma sanayine ağırlıklı olarak çalışırken, bir kısmı hem savunma sanayi hem sağlık sektöründeki projelere katılıyor. Birkaç tane firmamızın da ciddi mühendislik çözüm firması olduğunu görüyoruz, yani bu firma bir taraftan iklimlendirme odasıyla ilgili komple bir tasarım yaparken, diğer bir taraftan F16 uçağının roketi bırakması için gerekli olan elemanın yeni tasarımını yapabiliyor. O zaman mühendislik çözümü yapan firmaların da ciddi olarak Ar-Ge projesi ürettiklerini ve bunların da fabrika kısmını Ostim’de sağladıklarını görüyoruz. Yani adam anahtar teslim bir projeyi, Ostim’deki lazer kesim veya CNC tezgahı kullanmasını bilen birçok küçük atölyeyle çalışarak gerçekleştirebiliyor. Bu da araştırma geliştirme, ürün ve üretim geliştirmenin bir araya gelebildiği yer olduğunu gösteriyor. Ben o yüzden bu projeyi oldukça başarılı görüyorum.”